17 Kasım 2022 Perşembe

5

 ne ile mücadele ettiğini bilmiyorum. bu bir savaşsa süngün olmak istiyorum. benimle savaşma.

ölmek daha kolaymış, sence?

kendi gözlerinle gördün; içimi ve dışımı. zaten sahip olduğum her şey bu kadar. 

birçok kavşak var bu şehirde, hepsini geçtim;

sana geldim yine, dize geldim. senin dizine geldim, koymayayım mı kafamı? biraz daha uzadı saçım. çirkinim; öyle değilsin deme. 

savaşmıyorum, bahane benim saçlarım. bırak sende dolaşsın ellerim. bırak, seninle dolaşsın ellerim!

vitrine ait değil ki o beyaz elbise, hala önünden geçerken bazı şeyleri hayal etmek hiç zor değil. sen de bi yoklasana sağı solu. kurumasın pınarların, biz olgun meyveleriz ama dalımıza küs değiliz, ağacımızdan düşmeyiz, hadi! 

bu kimya, ders olan değil. her şey bu kadar keskin olmak zorunda da değil, sen otur bu şantiyede, bırak ben inşa ederim her şeyi?

bu acılar, bırak içtiğimiz o dandik içkilerden olsun. bizi bir kitabın arasında kurutma.

pastırma sıcağın değilim ben, isteyip de kökleyemediğin kaloriferim. ''isteyip de, kökleyemediğin'' 

yamaçta olmayacağız hiç, ben senin paraşütünüm, aç beni!

kulaklarını patlattın sessizliğimizle, patlatma! farklı olmasa bile zil sesin, anlarım aradığını, benim patlasın kalbim, heyecandan? patlatsana kalbimi heyecandan.

çıktı fırtına, bırak ben yiyeyim soğuğu, zaten düşük bağışıklığın.

seninle beraber nokta koydum her cümleme. sendin noktam. şimdi yoksun diye yarım yamalak her şey. 

sana biraz selami şahin, biraz murathan mungan ve bilimum acılı şarkıları üreten ve şiirlerin sahibi oldum, sadece sana! nitekim ben de elimden geleni yaptım, titredi mi kalbin?

oscar wilde'a inat, öldürme beni.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder