12 Ocak 2025 Pazar

 ‘’her şeyi düzeltmeye kalkışmanın yok ettiği…’’

önüme bakmaya çalıştıkça arkada kalan gözlerimin gördüklerinden hoşlanmıyorum. bazı duvar yazılarını kaderim sandığım günleri geride bırakamıyorum. kaçmaya çalıştıkça, benimle gelen kendimden hoşlanmıyorum. gördüklerimin, bana değenlerin anlamını aramayı bıraktım ama gerçeklikleriyle kavgam sürüyor. bu kavga bana taşikardi olarak dönüyor. bazen bir hışımla içime doğan cesaretin hakkını vermek istiyorum; bazı yasakları çiğnemek, zar zor var edilen sınırları geçmek istiyorum.

bir tatile çıkmak istiyorum bazen, dünyanın en güzel tatiline. mutsuz olmadığım bir tatile. böyle şeyler ancak düşlerimde olur. 

düşünüyorum ve sonra korkuyorum, ya benden alınanlar aslında alınmadılarsa, yani ya onları ben verdiysem? bunun mümkün olma yüzdesi beni çok sinirlendiriyor. kendimi sevmem gerektiğine inandırıldığım bir yaşam çizgisinde, kendimi sinirlendiriyor oluşum o çizgiyi alaşağı ediyor, haliyle de hiçbir şey istediğim düzlükte gitmiyor. 

elim vicdanımı her yokladığında aynı dizeler derin bir sızıyla nüfuz ediyor tenime ama biliyorum ki beni düşünmelerin insanıydı onlar, beni tanımaların değil. o yüzden beni düşünmeler doğru değildi. çünkü ben düşündükleri gibi biri değildim. hatta hep düşünmedikleri gibi biri oldum. onca seneyi beraber yaşıyoruz ama ya paylaştığımız tek şey bir gökyüzüyse diye de düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum. çünkü biliyorum, aynı düzeyde bir sevgiyi hiçbir zaman paylaşamadık.

bir yerde olamayışımın o yere zeval getirebilme ihtimali beni yaşarken öldürdü. fırında dağılmaktan öteye gidemedim. tarifte geçen aldığı kadar unlar bana hiç uymadı. anlayış göstermeye çalışıp da tasvip edemediğim hayatların utancı yüzüme gözüme bulaştı. hayatımın hiçbir döneminde kendimi hem bu kadar bulmak hem de iyice kaybetmek istememiştim. 


çoğunlukla denize nazır bir yere giderken hep korkarım. denize doğru yürümenin bazen sonu yoktur.


anlatmayacağım, anlatamayacağım, anlattırmayın artık. yeterince yorgunum. zaten tam olarak nerede olduğumu da bilmiyorum ama hiçbir şeyi de yarına bırakmak istemiyorum. kalbimde yer kalmadığından artık her şeyi kusuyor oluşum. 

‘’açılın açılın tekrar, çocuk dizlerimdeki yaralar, hepiniz benimsiniz.’’

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder